Tüm dünyada büyük yankı uyandıran İİT'den çıkan kararın ardından ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, Çarşamba günkü basın brifinginde Amerikalı gazetecilerin bu konudaki ısrarlı sorularına cevap vermekten kaçındı.
Dışişleri Sözcüsü Nauert, ABD Başkanı Donald Trump’ın büyükelçiliği Kudüs’e taşıma kararının coğrafi bir sınırın çizilmesi anlamına gelmediğini savunarak ‘sadece binalar ve hükümetin nerede olduğu üzerinden alınmış bir karar’ dedi. Nauert, İİT’nin Doğu Kudüs ilanının ise nihai statü ve egemenlik konulara müdahale anlamına geldiğini ima etti.
ABBAS'IN SÖZLERİNE YANIT
Heather Nauert’e Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın ‘ABD arabuluculuk vasfını yitirmiştir. Bundan böyle ABD’nin siyasi barış sürecinde asla yer almasına izin vermeyiz’ şeklindeki açıklamaları hatırlatıldı. Bu tür söylemlerin geçmişte de barışı engellediğini savunan Nauert, ‘Bu tür çarpıtmalar bir kenara bırakılarak Başkan Trump’ın geçen hafta gerçekte ne dediğine odaklanalım. İsrail’in egemenliğinin kati sınırları taraflar arasındaki nihai statü müzakerelerine bağlıdır. ABD nihai statü konularında pozisyon almamayı sürdürmekte. ABD iki tarafın anlaşması durumunda iki devletli çözümü desteklemeye devam ediyor. Biz iki tarafı masada bir araya getirebilmeyi istiyoruz. ABD yönetimi binaların ve hükümetin nerede olduğu üzerinden Kudüs’ün başkent olduğuna karar verdi’ şeklinde konuştu.