ANTALYA (AA) - AK Parti Samsun eski Milletvekili Musa Uzunkaya, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) NATO'nun kuruluşu aşamasında Ortadoğu ve İslam ülkelerinin yeniden şekillendirilmesi süreciyle aynı dönemde ortaya çıkmaya başladığını belirterek, "Burada temel amaç İslamın bu coğrafyada yeniden güç kazanmamasıdır." dedi.
Birlik Vakfı Antalya Şubesi'nce Mimar Sinan Kongre Merkezi'nde düzenlenen "15 Temmuz Paralel Din içindir" konulu konferansta konuşan Uzunkaya, "Fetoizm" olarak adlandırdığı hareketin ülkeye yaptığı saldırıların 15 Temmuz veya 17-25 Aralık süreçleriyle sınırlandırılamayacağını bildirdi.
Örgütün eş zamanlı hareket ettiğine değinen Uzunkaya, şöyle devam etti:
"60 yıllık bir hareketten bahsetmek gerekir. Bunlar paralel devlet yapılanması olarak ifade ediliyor ancak bu hareket paralel devlet olmaktan çok öte paralel bir din yapılanması diğer adıyla dinleri birleştirme projesi olarak görülmeli. Bu oluşum bu topraklarda doğup büyümüş ve bu toprakların suyunu içmiş ama ihanetiyle gözlerini kapayacağı yer olarak Pensilvanyayı seçmiş birinin tek başına yapacağı bir proje değildir.
Bu paralel bir devlet girişimi olsaydı sadece Türkiye içinde oluşan bir yapılanma olurdu. Hedef çok daha büyük. Bütün ilahi kaynaklı dinlerle ilahi olmayan dinleri birleştirme projesidir. Yeni bir din meydana getirme formülüdür. Güney Kore'de ve ABD'deki Moon tarikatının üstlendiği görevi daha cihanşümül anlamda faaliyete dönüştürme faaliyetidir. Bu girişimin tohumları da 60 yıl önce adım adım atılmış ve uluslararası güç ve odaklar vazife olarak bu projeyi hayata geçirmişlerdir."
- "Temel amaç İslam'ın bu coğrafyada güç kazanmaması"
Birinci Dünya Savaşı'nın temel amacının Osmanlı'yı ortadan kaldırmak olduğunu ve bunu başardıklarını vurgulayan Uzunkaya, 2. Dünya Savaşı'nın amacının ise NATO'nun oluşumunu sağlamak ve Ortadoğu'da kurulacak bir Yahudi devleti kurulması olduğunu savundu.
Uzunkaya, FETÖ'nün doğuşunun da bu süreçte Ortadoğu ve İslam ülkelerinin yeniden şekillendirilmesi süreciyle aynı dönemde olduğuna işaret ederek, "Burada da temel amaç İslam'ın bu coğrafyada yeniden güç kazanmamasıdır." dedi.
Fethullah Gülen'in Türkiye'de İslami uyanış ve direniş olursa bununla nasıl mücadele edilmesi için özel olarak yetiştirildiğini de anlatan Uzunkaya, şunları ifade etti:
"Fethullah Gülen'in Gladyo ile ilişkisi, Mamak'ta askeri eğitimini aldığı sırada olmuştur. O dönemde üstleri tarafından resmi üniformalı olarak bazı cami ve dergahlarda tebliğlerde bulunmasına göz yumulmuş, o günün ve bugünün derin devleti tarafından özel bir himaye ile korunmuş ve kollanmıştır. Onun mümtaz seçkin bir vasfa sahip olduğu, bu mümtaz vasfının tüm dünya Müslümanları ve Hristiyan toplumlar üzerinde etkili olacağı sürekli işlenmiştir."
-200 milyar dolarlık bir güç
Uzunkaya, "Fetoizm"in uluslararası bir organizasyon olduğunu da vurgulayarak, paralel bir devlet yapılanmasının sadece Türkiye'de olması gerekirken, FETÖ'nün 172 ülkede teşkilatlanmış olduğunu belirtti.
Moon tarikatının amacı Budist bir toplumu Hristiyanlaştırmak iken FETÖ'nün amacının da Müslüman toplumu yolundan çıkarmak olduğunu vurgulayan Uzunkaya, "Dindar görünen ancak her türlü materyalist ve aykırı görüşleri itinayla kullanan bu hareketin 200 milyar dolar civarında ekonomik güce hitap ettiğini görmekteyiz. Opus Dei, Moon Tarikatı ve Fetöizmin ortak noktaları medya ve eğitim gücünü çok iyi kullanmaları." ifadesini kullandı.
Uzunkaya, FETÖ'nün İslam inancıyla uyuşmayan söylemleri çekinmeden topluma ve destekçilerine dikte ettiğine de dikkati çekerek, peygamberin rüyalarına gelmesinden, himmet toplayıcılığına, peygamberin görevinin sona ermesinden, dinler arası diyalog girişimlerine kadar her hareketin insanları etkileme üzerine kurulduğunu vurguladı.
- "Başka bir lider olsaydı bunun altından kalkılmazdı"
Birçok örgüt ve oluşumun bir araya gelerek oluşturduğu "Fetoizm"in insanları Allah'a davet eden bir anlayışta olmadığına değinen Uzunkaya, bu yapılanma ile mücadelenin 60 yıldan bu yana yeterince yapılamadığını, din görünümlü bir yapı olduğu için dindar olan bir toplumda bunlara bir siyasi güç tarafından müdahaleye etmeye cesaret edilemediğine işaret etti.
Uzunkaya, 15 Temmuz darbe girişimi olmasaydı bu yapının Türk toplumuna çok daha büyük zarar vereceğinin altını çizerek, şunları kaydetti:
"İyi ki Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeyken böyle bir teşebbüs olmuştur. Başka bir lider olsaydı bunun altından kalkılmazdı. Sayın Cumhurbaşkanı ekonomik konularda yalnız kaldığını söylüyor. Sadece ekonomik konular da değil 17-25 Aralık'ta da öyle oldu. Tayyip Bey olayı çok net görmüştür. Son nefesine kadar gerekirse kanının da son damlasına kadar bu yapıyla mücadeleye baş koydu. Bu hareket dini harekettir, kendisi dini değildir. Dini kullanan bir yapıdır. Mezhepleri birleştirmek, dinleri birleştirmek de yeni bir dinsizlik ekolüdür. Bunun başına da Fethullah Gülen getirilmiştir. Bu süreçte pirincin içinden siyah taşı ayıklamak kolaydır ama beyaz taşı ayıklamak kolay değildir. Ancak ağzına alınca dişinde fark edersin. Bunlarla mücadelede aynen böyledir."
Konferansa Antalya Müftüsü Osman Artan, Antalya Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, Birlik Vakfı Kurucular Kurulu üyesi Nasuh Boztepe, Birlik Vakfı Antalya Şube Başkanı Bekir Asri ile çok sayıda vatandaş katıldı.