17 °c

2015 Yılı TÜBİTAK Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri Töreni

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin tarihi ve coğrafi olarak zayıf olma şansı olmadığını belirterek, "Güçlü olmaya mecburuz. Güçlü olmazsak, güçlü bir duruş sergileyemezsek, bizi bu coğrafyada bir gün bile barındırmazlar" dedi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki 2015 Yılı TÜBİTAK Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri...

Politika Haberi
2015 Yılı TÜBİTAK Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri Töreni
2015 Yılı TÜBİTAK Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri Töreni

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin tarihi ve coğrafi olarak zayıf olma şansı olmadığını belirterek, "Güçlü olmaya mecburuz. Güçlü olmazsak, güçlü bir duruş sergileyemezsek, bizi bu coğrafyada bir gün bile barındırmazlar" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki 2015 Yılı TÜBİTAK Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri Töreni'nde yaptığı konuşmada, savunma sanayinde dışa bağımlılığı yüzde 80'den yüzde 40'lara düşürdüklerine dikkati çekerek, "Bu çok önemli bir adım. Eğer siz bu alanda bağımsızlığınızı sağlayabilirseniz, o zaman işte birileri böyle rastgele bu millete gelip de kafa tutamaz" ifadesini kullandı.

 Dünyanın en iyi üniversitelerine, en önemli bilim insanlarına, en yenilikçi inovatif şirketlerine sahip bir Türkiye hedefine olan inancın, elde edilen her başarı ile biraz daha güçlendiğine işaret eden Erdoğan, özellikle eğitim teknolojilerindeki çalışmaların bu alanlardaki hedeflerin, ne kadar isabetli olduğunu ortaya koyduğunu söyledi.  

- "Savunma sanayi projelerinde güçlük yaşıyoruz"  

Erdoğan, savunma sanayi projelerinde ciddi güçlükler yaşandığına değinerek, "Projenin on unsurundan dokuzunu kendimiz yapsak da bir tanesini dışarıdan temin etmek durumunda kaldığımızda o iş yürümüyor. O iş yürümez. O bir tek unsur sonunda sizin karşınıza bir engel olarak çıkıyor. Bu sorunu o kadar çok projede yaşadık ki, artık adımlarımızı çok daha dikkatli atmak mecburiyetinde kalıyoruz. Yaşadığımız tecrübeler ve ortaya çıkan birikim ışığında, adım adım bu meseleleri geride bırakmaya başladık. Aynı sıkıntıyı özel sektör firmalarımızın da yaşadığını biliyoruz. Küreselleşme olgusunu elbette gözardı etmiyoruz. Artık bir bölgede baş gösteren ekonomik sosyal siyasi bir krizin dünyanın diğer kısmını etkilememesi mümkün değil" diye konuştu. 

2008'de Avrupa ve Amerika'da başlayan finans krizinin tüm dünya ekonomisinde sarsıntıya yol açtığını hatırlatan Erdoğan, Suriye'de yaşanan istikrarsızlığın komşularının ardından Avrupa'yı da tehdit etmeye başladığını bildirdi.

Terörizm ile ilgili sorunların dünyanın pek çok yeri ile bölgede ciddi bir sıkıntı olarak varlığını sürdürdüğünü dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti: 

"Biz 2 milyon 200 bin insana ev sahipliği yaparken batılılar gibi bağırıp çağırmıyoruz. Bizim medeniyetimiz, bizim kültürümüz bize bu ensar zenginliğini kazandırdığı için biz onlar gibi bağırıp çağırmıyoruz ama onlar 'ne olur bunları bırakmayın bunlar bize gelmesinler. Eğer bunlar bize gelirse, bizim halimiz ne olacak' diye feryat edip duruyorlar. Buraya ciddi bir soru işareti koymak gerekir. Fakat biz kararlılıkla yolumuzda devam ediyoruz. Çünkü biz yaratılanı yaratandan ötürü sevdik. Onun için de tüm insanlara bakışımız bu noktada bizim farklı. Bunun yanında güçlü bir ekonomiye, güçlü bir toplum yapısına eğer sahip değilseniz bu sorunların her biri sizi rüzgarın önündeki bir yaprak gibi savurur hiç beklemediğiniz istemediğiniz yerlere sürükler."

- "Güçlü olmaya mecburuz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin güçlü bir ülke olduğuna bu yüzden zorlukların üstesinden başarıyla geldiğine dikkati çekti. 

Erdoğan, şunları kaydetti:

"Şu anda hamdolsun güçlüyüz onun için de bunlara katlanıyoruz. Batı bizden daha güçlü niye onlar katlanamıyor? İşte o kültür. Türkiye'nin tarihi ve coğrafi olarak zayıf olma şansı yoktur. Güçlü olmaya mecburuz. Güçlü olmazsak, güçlü bir duruş sergileyemezsek, bizi bu coğrafyada bir gün bile barındırmazlar. Hani zaman zaman söylerler ya üç tarafı denizlerle dört tarafı düşmanlarla çevrili bir ülke. Ben bu ezberi tekrar etmek durumunda değilim. Etmem de. Bilakis millet olarak tarihin ve coğrafyanın üzerimize yüklediği bu sorumluluktan bu kaderden kaçma imkanımız olmadığını ifade ediyorum. Onun için çalışacağız, çok çalışacağız ve başaracağız."

(Bitti)

Sıradaki Haber