17 °c

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş:

ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Şimdi biz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 15. maddesindeki haklarımızı kullanacağımızı yani bu Olağanüstü Hal (OHAL) süresince bizim buradaki yükümlülüklerimizi askıya alacağımızı ya da bunları eksilteceğimizi Avrupa Konseyi’ne bildiriyoruz. Mesele bundan ibarettir. OHAL, Avrupa İnsan Hakları...

Politika Haberi
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş:
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş:

ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Şimdi biz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 15. maddesindeki haklarımızı kullanacağımızı yani bu Olağanüstü Hal (OHAL) süresince bizim buradaki yükümlülüklerimizi askıya alacağımızı ya da bunları eksilteceğimizi Avrupa Konseyi’ne bildiriyoruz. Mesele bundan ibarettir. OHAL, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'yle çelişmez." dedi.

Kurtulmuş, AA muhabirine, OHAL ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne ilişkin kamuoyundaki yanlış algılamaları düzeltmek için açıklamada bulundu.

Türkiye’de OHAL uygulanmasıyla ilgili yeni bir döneme girildiğini, Türkiye’nin bugün siyasi tarihinde önemli günlerden birisini yaşadığını ifade eden Kurtulmuş, Türkiye siyasi tarihinde onlarca kere OHAL ilan edildiğine, bu OHAL’lerin aşağı yukarı tamamının millete karşı olduğuna vurgu yaptı.

"Türkiye’nin bu sefer uyguladığı OHAL, 15 Temmuz darbe teşebbüsüne karşı devleti ve milleti korumak için, devletin kendi içerisinde hareket kabiliyetini artırmak için uygulanacak olan bir OHAL’dir. Öncelikle bu konunun açıklığa kavuşturulması lazım.” diyen Kurtulmuş, şöyle devam etti:

“Milletimizin hiçbir şekilde günlük hayatı olumsuz manada etkilenmeyecektir. Temel hak ve özgürlükler konusunda en ufak bir geri adım atılmayacaktır. Ayrıca Türkiye’nin demokratik standartları bakımından da en ufak bir geriye gidiş söz konusu olmayacaktır. Yine aynı şekilde Türkiye’nin ekonomik faaliyetleri anlamında da bütün ekonomik sistem işlemeye devam ediyor. Serbest piyasa koşullarına hiçbir şekilde müdahale söz konusu değildir. Böyle bir şey mevzu bahis bile değildir."

- “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı değildir”

Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne taraf olduğuna işaret eden Kurtulmuş, Türkiye’de OHAL’in uygulanmasıyla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi arasında bir çelişkinin olmadığının altını çizdi.

Kurtulmuş, şunları ifade etti:

“OHAL’in uygulanması, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı değildir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 15. maddesi, OHAL’i gerektiren koşullar çerçevesinde üye ülkenin, taraf ülkenin bu maddeye istinaden OHAL’i uygulayabileceği ve İnsan Hakları Sözleşmesi'nden doğan yükümlülüklerini eksiltebileceğini ya da hukuki tabirle askıya alabileceğini söylüyor. Bizim söylediğimiz budur. Aynen bizim gibi birçok ülke de, en son Fransa da teröre karşı OHAL ilan etmekle birlikte bu 15. maddeden kaynaklanan haklarını kullanacağını Avrupa Konseyi’ne bildirmişti. Şimdi biz de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 15. maddesindeki haklarımızı kullanacağımızı yani bu OHAL süresince bizim buradaki yükümlülüklerimizi askıya alacağımızı ya da bunları eksilteceğimizi Avrupa Konseyi’ne bildiriyoruz. Mesele bundan ibarettir.

OHAL, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'yle çelişmez. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Türkiye Cumhuriyeti ve üye, taraf ülkelere de kendi kanunları, kendi anayasaları çerçevesinde OHAL ilan ederlerse böyle bir imkanı, OHAL kullanma imkanını vermektedir. Ayrıca sadece Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi değil, BM Siyasi ve Hukuki Haklar Sözleşmesi’nin 4. maddesi de Türkiye’nin ya da herhangi bir ülkenin kendi hukuk sistemi mevzuatına uygun olarak OHAL ilan etmesine müsaade ediyor. Bunun açıklanmasında büyük bir fayda gördüğüm için bir kere daha bunu açıklıyorum. OHAL’in uygulanması, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı değildir.”

Türkiye’de üç aylık bir OHAL ilanın yapıldığını dile getiren Kurtulmuş, şunları kaydetti:

“Ümit ederiz ki en kısa sürede bu OHAL’i gerektirecek durum ortadan kalkar ve Türkiye, yeniden normal süreç içerisine girer. Bu süre içerisinde ne kadar uygularsak, 1-1,5 ay, bilemiyorum ama en kısa zamanda bunu bitirerek Türkiye’de OHAL’i ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Hedefimiz aylar yıllar boyunca sürecek bir OHAL uygulaması değildir. Türkiye Cumhuriyeti devletinin karşı karşıya kalmış olduğu olağanüstü bu yüksek darbe tehdidi teşebbüsüne karşı, devletimizin içerisindeki gerekli düzenlemeleri yaparak, Türkiye’de bir daha darbe tehdidinin ortada asla olmayacağı bir düzenin kurulmasını sağlamak ve bu darbe teşebbüsünün içerisinde, yanında, sağında, solunda olan herkesten millet adına bunun hesabını sormak için OHAL’i uygulamaya koyuyoruz. Bu konuda yapılan spekülasyonlar yersizdir. İnsan hakları, temel hak ve özgürlüklerden en ufak bir geriye dönüş olmayacak, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne taraf olan bir ülke olarak o sözleşmeden kaynaklanan haklarımızı kullanacağız.”

Sıradaki Haber