YOZGAT (AA) - Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Türkiye, Suriye ve Irak’taki kazanılmış haklarından asla vazgeçmemeli ve oradaki birliklerini asla geri çekmemelidir." dedi.
Partisinin il istişare toplantısına katılmak üzere Yozgat’a gelen Destici, toplantı öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Adana’daki terör saldırısını kınayan Destici, saldırıda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diledi.
Destici, ülkenin zor günlerden ve süreçlerden geçtiğini belirterek, "Milletçe en çok birliğe beraberliğe, kardeşliğe, sevgi ve barışa ihtiyaç duyduğumuz dönemdeyiz. Hain, katil PKK sürüsü, ülkemiz içerisindeki terör eylemlerine devam ediyor. Bu sabah Adana'da gerçekleştirilen hain terör saldırısında 2 vatandaşımızın şehit olduğunu, 30’a yakın vatandaşımızın da yaralandığını öğrendik. Bu katil sürüsünün yaptığı kahpe ve kalleş terör eylemini ve bunları yapanları Yozgat’tan lanetliyorum." diye konuştu.
Türkiye'nin terör belasından topyekun kurtulması ve terörün kökünün kazınması gerektiğini vurgulayan Destici, son dönemlerde bu anlamda ciddi adımlar atıldığını, bu adımları desteklediklerini bildirdi.
Destici, şunları söyledi:
"Biz hep ısrarla şunu söyledik; 'terörle, teröristle müzakere olmaz. Mücadele edilir ancak mücadele ile netice alınır. PKK ile mücadele sadece teröristle mücadele demek değil, topyekun tüm unsurlarına karşı mücadele edilmesi lazım. Terörist unsurlar, buna lojistik destek sağlayan belediyeler başta olmak üzere herkes, sözde sivil toplum örgütleri, devletin içine sızmış memurlar, amirler, finans kaynakları, bunların kurutulması lazım. Dış desteği kurutmak lazım. Dış destek de ikiye ayrılıyor. Dış ülkelerin vermiş olduğu destekler, Batı başta olmak üzere, ikincisi de hemen yanı başımızdaki PYD gibi Kandil gibi dışarıdaki yuvalarının yok edilmesi gerekiyor.' dedik. Bugün, bu şekilde bir mücadele veriliyor. Onun için biz bu mücadele konseptini, bu tezin bugün uygulanıyor olmasını doğru buluyoruz ve sonuna kadar destekliyoruz."
- "Meclis'teki uzantılarının temizlenmesi lazım"
Mustafa Destici, teröre destek veren belediyelere yönelik operasyonlara destek verdiklerine işaret ederek, konuşmasına şöyle devam etti:
"Çünkü bu belediyeler PKK’nın lojistik desteğini sağlıyor, PKK’ya yardım ve yataklık yapıyor, bütün PKK’lıları barındırıyor. 'Bu bölgedeki memurların, amirlerin çoğu PKK’lı ve PKK sempatizanı' dedik. Öğretmenlerin önemli bir kısmı, kaymakamlıkta, valilikte çalışanlar, tarım il ve ilçe müdürlüklerinde çalışanlar, bunların çoğu PKK’ya hizmet ediyor. PKK’lı bunlar. Belediyelerdeki tamamına yakını PKK’lı. Gidiyoruz, görüyoruz o bölgede arkadaşlarımızdan, teşkilatlarımızdan bilgi alıyoruz. Bunların temizlenmesi lazım. Bunlar temizlenmeden terör bitmez. Bunların Meclis'teki uzantıları, bunların temizlenmesi lazım. Terörist cenazesine katılandan Türkiye Cumhuriyeti milletvekili olmaz, olsa olsa hain olur. Onun adı milletvekili olmaz. Batı, onlara sahip çıkıyor, Türkiye’deki iş birlikçileri sahip çıkıyor, yani fikirdaşları sahip çıkıyor, zaten bunlar, Batının taşeronu onun için sahip çıkıyor. "
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tarihinin hangi evresinde Batı’nın neredeyse Ankara’daki bütün büyükelçileri, temsilcileri, müsteşarları gelip bir partinin grup toplantısında, grup masalarında oturdular." diyen Destici, eleştirilerine şöyle devam etti:
"Sadece PKK’nın grup odasında oturdular, HDP’nin grup odasında oturdular. Refah Partisi kapatılırken neredeydi bunlar? Ya da Türkiye’de başka sağ partiler kapatılırken, operasyon yapılırken neredeydi bunlar? Hiçbir yerde yoklardı. Darbeler olurken neredeydiler? Yoktular. İşleri güçleri PKK’ya, HDP’ye sahip çıkmak. Onun için bu mücadele doğru bir mücadele ve devam ettirilmesi gerekiyor."
Sınır ötesindeki harekatların da çok önemli olduğuna değinen Mustafa Destici, bölgedeki gelişmelere Türkiye'nin seyirci kalamayacağını, Türkiye'nin geç bile kaldığını savunarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"PYD ile bugün yapılan politikalar, doğru politikalardır. DEAŞ’la mücadele, bunların sonuna kadar sürdürülmesi lazım. Türkiye, Suriye ve Irak’taki kazanılmış haklarından asla vazgeçmemeli ve oradaki birliklerini asla geri çekmemelidir. Almanya’nın orada birliği olacak, Polonya’nın birliği olacak, Fransa’nın gücü olacak, Hollanda’nın gücü olacak, Türkiye’nin olmayacak. Ne işi var Avrupa Birliği ülkelerinin orada? Din bağı mı var, soy bağı mı var, sınır ortaklığı mı var, ne işi var? Yani onlar olacak, Türkiye olmayacak. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Türkiye’nin bunu asla kabul etmemesi gerekir. Bütün bu içerideki ve dışarıdaki gelişmeleri değerlendirdiğimizde gerçekten ülkemizin çok zor şartlardan ve çok önemli süreçlerden geçtiğini görmekteyiz."
