TBMM (AA) - CHP Eskişehir Milletvekili Gaye Usluer, iktidarı, kapatılan okullarda açıkta kalan öğrenciler, öğretim üyeleri ve personel için Mecliste gerekli düzenlemeyi yapmaya davet etti.
Usluer, beraberinde bir grup CHP milletvekili ile Mecliste düzenlediği basın toplantısında, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında eğitimde yaşanan sorunlara dikkati çekti. Geçen hafta Eskişehir Anadolu Üniversitesinde, Barış Bildirgesi'ni imzalayan 21 akademisyenin görevden alındığını belirten Usluer, daha önce konuyla ilgili yasal süreç başlatıldığını ancak 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında "sapla samanın karıştığı bir dönemin yaşandığını" iddia etti.
Usluer, şöyle devam etti:
"Darbe girişimiyle ilişkilendirilen terör örgütüne yardım ve destekte bulunan kişilerin görevden alınmalarından bahsedilirken, barış için akademisyenler grubunun açığa alınmaları tam bir fırsatçılıktır. Sadece Eskişehir'de değil, Hakkari, Van, Mersin ve Antalya'da aynı işlemlerin yapıldığını görüyoruz. Yapılan işlem YÖK'ün tasarrufunda değil. Bu durum, üniversitelerde iç barışı bozacak yanlış bir hamledir. CHP olarak bu yanlışın üzerinde duracağız, durumun tersine dönmesi için her türlü baskıyı oluşturacağız. Bir an önce yapılan yanlıştan geri dönülsün, bu arkadaşlar görevlerinin başına dönsün, yoksa üniversitelerin içi boşalacak."
Türkiye genelinde 15 vakıf üniversitesinin FETÖ ile ilişkili olduğu gerekçesiyle kapatıldığını hatırlatan Usluer, terör örgütüne destekte bulunan kişi ve kurumlar için hukuki sürecin işlemesi ve gerekli cezalandırmanın yapılmasına CHP olarak karşı olmadıklarını ancak 65 bin öğrencinin, binlerce öğretim üyesi ve akademi dışı personelin açıkta kaldığını bildirdi. Soruna çözümü Hükümetin bulması gerektiğini ifade eden Usluer, iktidarın "tüm kurumların içine sızmışlar" sözünü asla kabul etmediklerini, bu kişilerin iktidar tarafından yerleştirildiğini ve zamanında yaptıkları uyarılara kulak asılmadığını söyledi. Yaratılan karmaşanın sorumlusunun iktidar olduğunu savunan Usluer, soruna TBMM'de çözüm bulunmasını, gerekli yasal düzenlemenin 4 partinin katılımıyla yapılmasını istedi.
Usluer, kapatılan üniversitelerin örencileriyle ilgili iki farklı karar açıklandığına dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Telefonlarımız susmuyor, maillerin ardı arkası kesilmiyor; ağlayan, intihar etme eğiliminde öğrenciler, çaresiz alileler var. Bir tek öğrencinin canına halel gelirse, bunun vebali Adalet ve Kalkınma Partisi'nin olacak. Sorunun çözümü için başlangıçta alınan karar uyarınca, bu öğrenciler garantör üniversitelere en kısa yoldan yerleştirilmeli. Yasal düzenleme yapılarak öğrencilerin ödedikleri ücretlerin bir şekilde devlet üniversitelerine ödenmesi sağlanmalı. İkinci önerimiz de madem ki bu okulları kapattınız, varlıklarına el koydunuz, gelin Meclis'ten yasa çıkaralım ve bu üniversiteleri devlet üniversitesi yapalım. Bu öğrencilere yer aramak yerine kendi okullarında okumaya devam etsin, açıkta kalan akademisyen ve personel de buralarda çalışmaya devam etsin. İktidarı, TBMM'de, kapatılan okullarda açıkta kalan öğrenciler, öğretim üyeleri ve akademi dışı personel için düzenleme yapmak üzere 4 partiyi bir araya toplayıp gerekli düzenlemeyi yapmaya davet ediyoruz."
Usluer, "Açığa alınan öğretmenlerin bazıları görevde, bazıları ise görevden alınıyor. Neden farklı uygulama yapılıyor?" sorusuna, iktidarın OHAL kapsamındaki uygulamalarında ne yaptığını bilmez durumda olduğunu ileri sürdü.
Usluer, şunları kaydetti:
"Tüm öğretmenlerin terör örgütüyle ilişkilendirilmişçesine damgalandığını, fişlendiğini, 65 bin öğrencinin ve ailesinin bu kaygıyı derinden taşıdığını görüyoruz. Burada çok büyük bir yanlış yapılıyor. Üniversitelerdeki dekanların istifası istendi. Eğer bu dekanlardan şüpheniz varsa, bunları atayan rektörlere de güveniniz yok demektir. Tüm bu karmaşanın nedeni, OHAL kapsamında acele olarak kendi başına bir şey yapmaya çalışırken kendilerinin de çaresiz olduklarıdır. Sorunu çözecek olan iktidarın kendisi."
