TBMM (AA) - HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, "Dokunulmazlıklarla ilgili Anayasa değişikliğinin, 110 milletvekilinin imzası ile Anayasa Mahkemesi'ne taşınmasına ilişkin dilekçemizi hazırladık. 52 imzaya daha ihtiyacımız var." dedi.
Sancar, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, hakkında dosya bulunan milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldıran Anayasa değişikliğiyle ilgili 110 milletvekilinin imzasıyla Anayasa Mahkemesi'ne iptal başvurusu için dilekçe hazırladıklarını söyledi. Sancar, HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana'nın Meclis faaliyetlerine katılamamasından dolayı, HDP olarak 58 imzalarının bulunduğunu belirterek, "Dilekçeyi, Anayasa Mahkemesi'ne verebilmemiz için 52 imzaya daha ihtiyacımız var. Başvuruyu en geç Pazartesi günü yapmamız gerekiyor." ifadesini kullandı.
Sancar, daha önce CHP'li milletvekilleriyle görüşmelerinin olduğunu fakat çağrılarının sadece CHP milletvekillerine değil bütün milletvekillerine olduğunu vurguladı.
"Gelsinler bu dilekçeye imza koysunlar, 110 imzayı bulalım ve Anayasa Mahkemesi'ne bu başvuruyu iletelim." diyen Sancar, CHP içerisinde nasıl bir çalışma olduğunu bilmediklerini belirtti. Sancar, "Arzu ederlerse kendi hazırladıkları imzaya, bizim bütün parti grubumuz imza koyabilir veya onlar bizim hazırladığımız metne imza koyabilirler. Demokratik bütün imkanları kullanma gibi bir kararlılığımız var." değerlendirmesini yaptı.
- "Bireysel başvuru tartıştığımız bir konu"
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk ise HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu olarak başvuruya ilişkin çalışmaları gerçekleştirdiklerini hatırlatarak dokunulmazlıklara ilişkin süreci, "Türkiye demokrasisinin yara alması" olarak gördüklerini söyledi.
Tuğluk, bütün meselelerin Meclis zemininde çözüleceğine olan inançlarından dolayı Meclis'te olduklarını ama bu inançlarının darbe aldığını anlatarak şöyle devam etti:
"Başvurumuzda bir yandan siyasal olarak bunu değerlendirirken diğer yandan hukuki mücadeleyi de önemli buluyoruz. Anayasa Mahkemesi'ne yapılan düzenlemenin aykırılığı boyutuyla 110 milletvekilinin imzasıyla iptaline ilişkin başvurumuz olacak. İleri ki aşamalarda milletvekillerinin bireysel başvuruları da tartıştığımız bir konudur. Umarız bazı zorlayıcı gelişmeler yaşanmaz ve milletvekillerimizin gözaltına alınması ya da tutuklanması gibi yaklaşımlar gösterilmez. Nihayetinde HDP'ye oy vermiş insanların bunun karşısında kesinlikle bir tepki vereceğini görmek gerekiyor."
Tuğluk, komisyon olarak fezlekeler üzerinde bir çalışma yürüttüklerini ve inceledikleri fezlekelerin büyük çoğunlukla ifade özgürlüğü kapsamında konuşmalar olduğunu savundu.
- Altan Tan'ın açıklamaları
Gazetecilerin, CHP milletvekilleriyle yapılan görüşmeleri sorması üzerine Sancar, görüşmelerin Meclis'teki tartışmalar devam ederken yapıldığını, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun imza atacak milletvekillerine ilişkin açıklamasının ardından kişisel görüşmelere gerek olmadığına karar verdiklerini söyledi.
HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın açıklamalarının anımsatılması üzerine Sancar, "Bu konu kamuoyunun önünde tartışmayı gerekli bulduğumuz bir konu değildir. Kendi içimizde eleştiriler de farklı görüşler de her zaman olmuştur. Bunlar en açık şekilde dile getirilmiştir. HDP'nin olmazsa olmaz özelliği budur. Bunu çıkardığınızda HDP'den geriye pek az şey kalır. Şunu kast ediyorum; HDP çoğulcu bir partidir. Farklı görüşlerin olduğu, farklı çevrelerin temsil edildiği bir partidir. Farklı görüşler mutlaka olur ama temel ilkelerde ortak hareket eden bir yapıyız biz." diye konuştu.
Sancar, bir gazetecinin, "Çözüm sürecine ilişkin gelişmelerin olabileceğine yönelik köşe yazıları var. Nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna şu yanıtı verdi:
"İktidar çevrelerinin çeşiti algı operasyonları var. Aslında geçen gün Başbakan'ın söylediği de gizli saklı bir şey değil. KCK, yeniden sürece dönmek için belli şartlar öne sürmüştü ve bunlar sağlandığında sürece dönmeye hazır olduğunu söylemişti. Bizim de sürecin yeniden başlaması gerektiği konusundaki tutumumuz başından beri aynıdır, devam ediyor. Tek çözüm masa, diyalog ve müzakeredir. Parlamentonun da merkezinde olacağı bir süreç başlatılmalıdır. Bunun dışındaki spekülasyonlar üzerine değerlendirme yapmayı gereksiz buluyorum. Sanki farklı şeyler söyleniyormuş gibi bir algı yaratmaya çalışıyorlar."