DİYARBAKIR (AA) - Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, "Sur'a özel bir anlayışla yaklaşıyoruz. Sosyal, ekonomik, tarihi, kültürü, geleneği esas alan bir imar çalışması yürütmek üzere hareket ediyoruz." dedi.
Bakan Yılmaz beraberinde Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan ile Vali Hüseyin Aksoy'u İçkale Müze Kompleksindeki makamında ziyaret etti.
Burada gazetecilere açıklamada bulunan Bakan Yılmaz, Sur ilçesinin tarihi ve kültürel değerleri açısından önemli bir bölge olduğunu belirterek, Sur'daki çalışmalara hassasiyet ile yaklaştıklarını kaydetti.
Bakan Yılmaz, "Bütün çalışmalarımızda evrensel kriterleri esas alıyoruz. UNESCO'nun bu bölge ile ilgili kriterleri neyse, biz de aynen o kriterleri esas alıyoruz. Çünkü burası insanlığın mirası, o kriterler bizim de kriterlerimiz. Bu bölgemizle ile ilgili 2012 yılında yapılmış olan koruma amaçlı bir imar planı var. İlgili bütün tarafların katkı sunduğu, belediye meclisinden de onaylanmış bir plandır. Burada yaptığımız tüm çalışmalarda bu koruma amaçlı imar planındaki prensipler bütün çalışmalarımız için geçerli olacak." diye konuştu.
- "Buraya özel yapılmış bir uygulama değildir
Acele kamulaştırma kararı ile ilgili farklı bir algı oluşturulmak istendiğini belirten Yılmaz, bu iddiaların maksatlı olarak ortaya atıldığını aktardı.
Bakan Yılmaz, bunu hükümetin iyi niyetini, yapılacak çalışmaları gölgelemeye dönük bir propaganda olarak gördüğünü ifade ederek, acele kamulaştırma kararının tamamen bir yetki olduğunu vurguladı.
Yılmaz, şunları söyledi:
"Yani fiilen bir kamulaştırma anlamına kesinlikle gelmez. Nihai bir yetkidir. Bu Türkiye'de değişik kentsel yenileme uygulamalarında da standart bir uygulamadır. Buraya özel yapılmış bir uygulama değildir. Her yerde yapılan bir uygulamadır. Nihai anlamda esas olan vatandaşla uzlaşmaktır. Seçeneklere vatandaşımızı ikna etmektir. 'İnsanların elinden malları alınacak, esnafın işi elden gidecek.' gibi yalan yanlış propagandalarla halkı aldatmaya çalışanların burada gerekli cevapları da alması lazım. Henüz kullanılmış bir yetki söz konusu değil. Sur'un iyiliği için koruma amaçlı imar planının ilkeleri hayata geçsin, bu süreç hızlı yürüsün diye alınmış bir yetki kararından ibarettir. Bizim hiçbir camiyi, kiliseyi ve tarihi dokuyu kamulaştırma gibi bir niyetimiz de yoktur."
Sur'a özel bir anlayışla yaklaştıklarını, sosyal, ekonomik, tarih, kültür ve geleneği esas alan bir imar çalışması yürütmek üzere hareket ettiklerini vurgulayan Bakan Yılmaz, planlı ve programlı şekilde hareket edildiğini bildirdi.
Bakan Cevdet Yılmaz, Sur'da esas çalışmayı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Vakıflar Genel Müdürlüğünün yürüteceğini anlatan TOKİ'nin, Sur dışında vatandaşın talep ettiği konut ihtiyacını karşılamak üzere çalışma yapacağını ifade etti.
Sur içinde TOKİ'nin doğrudan konut üretme anlamında bir çalışması olmayacağını kaydeden Yılmaz, Sur'un aslına ve koruma alanı imar planına uygun bir şekilde imar edileceğini açıkladı.
- "Örnek sokak ve ev yapıp vatandaşlara bunu göstermek istiyoruz"
"Sur söz konusu olduğunda kentsel dönüşüm kavramından bahsetmiyoruz, bu hadiseye kentsel yenilenme ve iyileştirme kavramından bakıyoruz. Tarihi dokunun canlanmasında yerel işçilik ve malzeme kullanılmasın özel önem vereceğiz." ifadelerini kullanan Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti:
"Hevsel Bahçeleri ve Sur'daki çalışmaların bir bütünlük içinde ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Dicle vadisiyle ilgili çalışmaları bu faaliyetleri bütünleyeceğini değerlendiriyoruz. Kurşunlu Camisi, teknik anlamda ne gerekiyorsa nitelikli bir şekilde restorasyonu gerçekleştirilecek. Zarar görmüş kiliselerle ilgili çalışmalar da taraflarla birlikte gerçekleşecek. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı örnek sokak ve ev yapımı konusunda hazırlıklar gerçekleştiriyor. Örnek sokak ve ev yapıp vatandaşlara bunu göstermek istiyoruz. Örnek bir tane ofis kuruldu, sayısı da artacak. "
- "16.7 milyon lira yardım yapıldı"
Sur'da terör mağdurlarına 16.7 milyon lira yardım yapıldığını, sığınak yeri olmayan 312 kişinin otelde misafir edildiğini anlatan Bakan Yılmaz, buradaki esnafa da 3 milyon 740 bin destek sağladıklarını belirtti.
Yılmaz, 12 bin 952 öğrenciyi başka okullara taşımak suretiyle eğitimin aksamasını önlediklerini anımsatarak, "Sağlık konusunda her türlü takibi yapıyoruz. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile psiko-sosyal destek programları yürütüyoruz. Bu kapsamda 20 bin 362 kişi ziyaret edildi. 3 bin gencimiz toplum yararına çalışama programlarından 9 ay boyunca istifade edecek." diye konuştu.
- Yüzde 15'i kaldı
Bir gazetecinin Sur'un bazı bölgelerinde süren sokağa çıkma yasağı ne zaman kalkacak sorusu üzerine Bakan Yılmaz, "O yerlerde halkımıza zarar verecek el yapımı bombalar kalmış olabilir. Vatandaşımızın emniyetinden emin olduktan sonra gerekli adımlar atılacak." dedi.
Bir gazetecinin arama tarama faaliyetleri hangi aşamada sorusuna ise Vali Aksoy, "Büyük bir kısmı tamamlandı, yüzde 15'lik kısmı kaldı, o da en kısa sürede tamamlanacak." yanıtını verdi.
- "Demokratik siyasetle şiddet aynı anda olmaz"
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak'ın Sur'daki çalışmaya dahil edilmedikleri yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine de Yılmaz, HDP ve temsilcilerinin terörle aralarına mesafe koymadığını herkesin gördüğünü bildirdi.
HDP'lilerin vesayet altında siyaset yaptıklarını vurgulayan Bakan Yılmaz, "Demokratik siyasetle şiddet aynı anda olmaz. Hem demokratik siyaset olsun hem şiddet terör olsun yaklaşımını dünyanın hiçbir demokratik ülkesinin hoş görmesi mümkün değildir. Şiddete mesafe koyamayanlar aslında demokratik siyaseti de inkar etmiş oluyorlar. Başkalarına söz söylemektense dönüp kendi tavırlarını gözden geçirmeleri bence çok daha anlamlı olur." değerlendirmesinde bulundu.
Yerel hizmetlerde bölgede sorunlar yaşandığını belirten Yılmaz, "Çocuk oyun alanları, yeşil alanlar, sosyal donatı alanları, sosyal anlamda kalite getirecek bir şehir ortamı konusunda yerel yönetimlerin son derece yetersiz kaldığını buradan ifade etmek isterim. Büyük büyük laflar etmektense halkımıza hizmet etmeyi önceleselerdi herhalde bugünkü şehirlerle karşı karşıya kalmazdık. Çarpık bir şehirleşme, sosyal hayatı olumsuz etkileyen bir şehirleşme var. Bu vesileyle şehirleşme anlamında çalışmalar yapıyoruz." ifadelerini kullandı.
