TBMM (AA) - TBMM Genel Kurulunda, Kolluk Gözetim Komisyonu kurulmasını öngören yasa tasarısının görüşmelerinde AK Parti ile HDP milletvekilleri arasında tartışma yaşandı.
Tasarı üzerinde HDP Grubu adına konuşan HDP Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir, Kolluk Gözetim Komisyonu kurulmasının reform olarak yutturulmaya çalışıldığını belirterek, üst düzey bürokratlardan oluşan yapının "kol kırılır yen içinde kalır" anlayışını yansıttığını ve ihtiyaca yanıt vermeyeceğini ileri sürdü.
Baydemir, "Zaten şu anda ülkenin temel sorunu, paralel devlet gerçekliğidir. Anayasa tuzla buz olmuştur. Anayasanın değiştirilmesinin şart, zemin ve yöntemi vardır. Ülke, 11 aydır anayasasız yönetiliyor. Külliyede paralel hükümet var. Cumhurbaşkanlığı sözcüsü, her pazartesi günü bütün bakanlıkların icraatlarıyla ilgili açıklamalarda bulunuyor." diye konuştu.
Hükümetin, hükümet olmasını şiddete, savaşa, kana borçlu olduğunu ileri süren Baydemir'in, "Maalesef realite, gerçeklik budur ve şu anda bundan yeni bir rant alanı inşa edilmeye çalışılıyor. HDP'li vekiller, Parlamento dışına itilecek yani bir nevi devlet ile Parlamento, toplumun bir kesimini dışına itecek ve bundan alacağı o milliyetçilik, ırkçılık gazıyla yeni anayasa getirilecek, rejimin karakteri değiştirilmiş olacak. Hükümet, 2-3 yıldır sırtını Suud'a, El Kaide'ye, El Nusra'ya, yani radikal İslamist, radikal cihadist hareketlere dayayarak…" sözlerine AK Parti milletvekilleri tepki gösterdi.
AK Parti Grup Başkanvekili Coşkun Çakır, "Hükümetimizin meşruiyeti kaynağı grubumuzdur, milletten yüzde 50 oy alan grubumuzdur. Hükümetimizin meşruiyetini kana ve savaşa borçlu olduğu bir bühtan, yalan ve iftiradır. Meşruiyet kaynağını halktan, milletten alıyorsa sırtını nereye dayadığı ortadadır. Hükümetimiz sırtını millete ve halkına dayamıştır. Sırtını dayamak literatüre girmiştir. Sırtını nereye dayadığı sorusunu vermesi gereken, bu sıralarda oturuyor. Biz sırtımızı halkımıza, milletimize dayıyoruz meşruiyetimizi de oradan alıyoruz." diye konuştu.
Baydemir, sataşma gerekçesiyle söz alarak, "Ne oldu da 4 ay sonra değişti. Cenazeler geldi, ölümler oldu. Olanlar, olduğundan farklı gösterildi ve bugün bu tablo ortaya çıktı. Tek parti rejimi sadece bizler için değil, sizin temsil ettiğiniz kitle açısından da tehlikelidir. Eleştirdiğiniz o tek partili rejim döneminde bile gaz odaları yoktu. Sizin döneminizde insanlar, Cizre'de diri diri yakıldı." demesi, tartışmaya yol açtı.
AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk'ün "eliniz kanlı sizin" demesine, HDP Grup Başkanvekili Çağlar Demirel "siz kendinize bakın" karşılığını verdi.
AK Parti Grup Başkanvekili Coşkun Çakır, söz alarak, Baydemir'in kasıtlı olarak tartışma yaratmak istediğini belirterek, 14 yıllık iktidarları döneminde Kürt meselesiyle ilgili önemli mesafe alındığını söyledi. Çakır, "Baydemir boşa konuşuyor. Sizin tutumunuz Sayın Baydemir, terör seviciliktir. Bu yanlış, kışkırtıcı, tahrik edici tutumdur. Bu tutumunuzu gözden geçirmeniz, değiştirmeniz icap eder. Politikalarımız baştan beri tutarlıdır, çözüme evet dedik." dedi.
Tartışmanın sürmesi üzerine Başkanvekili Ahmet Aydın, birleşime ara verdi. Tartışma arada da sürdü. AK Parti ve HDP milletvekillerinin laf atarak birbirlerinin üzerine yürümek istemesine, araya giren CHP Grup Başkanvekili Levent Gök ve CHP'li milletvekilleri önledi.
HDP Grup Başkanvekili Çağlar Demirel, birleşimin açılmasının ardından söz alarak, Çakır'ın Baydemir'den özür dilemesini istedi. "Terör seviciliği" ifadesinin eleştiri değil, hakaret olduğunu belirten Demirel, "Ölü seviciliğini aslında kimin gerçekleştirdiği ortadadır. Çözüm Süreci'ni, masayı biz kurduk diyenler Cumhurbaşkanı'nın ifadelerine baksın." dedi.
Bunun üzerine söz alan AK Partili Çakır, "terör seviciliği"nin anlaşılması güç bir kavram olmadığını belirterek, "Yaz başından beri devam eden muazzam bir terörist faaliyet vardır. Buna karşı koymamak, buna karşı beyanda bulunmamak, PKK ile ilgili bir şey ifade etmemek, taziyelere gitmek terör seviciliktir. Cumhurbaşkanı, 'Çözüm Süreci buzdolabındadır, masa yok' demişti, hem de kendisiyle tutarlı bir şekilde. Çünkü Çözüm Süreci'ni başlatan bizatihi kendisidir. Çözüm Süreci'nin buzdolabına kaldırılmasının nedeni çok açık; eğer silahlar bırakılsa, teröristler çıksaydı Çözüm Süreci bugün itibarıyla sürecekti. Hiçbir tutarsızlık yok, tutarlılık vardır." diye konuştu.
Tartışmanın ardından tasarının görüşmelerine devam edildi.