17 °c

MHP Gaziantep Milletvekili Özdağ:

TBMM (AA) - MHP Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ, TSK'nın yapısına ilişkin kararnameyle Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanlıklarının Milli Savunma Bakanlığına bağlandığını, Genelkurmay Başkanlığının ise Başbakanlıkta kaldığını anlatarak, "Ordu ikiye bölünmüş, ordunun başıyla kolları birbirinden ayrılmış durumda. Genelkurmay Başkanı'nın kime komuta ettiği belli değil."...

Politika Haberi
MHP Gaziantep Milletvekili Özdağ:
MHP Gaziantep Milletvekili Özdağ:

TBMM (AA) - MHP Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ, TSK'nın yapısına ilişkin kararnameyle Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanlıklarının Milli Savunma Bakanlığına bağlandığını, Genelkurmay Başkanlığının ise Başbakanlıkta kaldığını anlatarak, "Ordu ikiye bölünmüş, ordunun başıyla kolları birbirinden ayrılmış durumda. Genelkurmay Başkanı'nın kime komuta ettiği belli değil." dedi.

Özdağ, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, hükümetin TSK'nın yapısını değiştiren kanun hükmünde kararnamesini eleştirdi.

Hükümetin kararlarının, Türk Silahlı Kuvvetleri sisteminin darbe ürettiği varsayımına dayandığını ifade eden Özdağ, "Bu inanç içindeki hükümet, olaylardan ders almak yerine 15 Temmuz travmasını, TSK'nın kurumsal yapısını parçalamak amacıyla fırsat olarak kullanmaktadır." diye konuştu.

Hükümetin 15 Temmuz'dan sonra meseleye "Silah gücü TSK'da yoğunlaştırılmamalı, değişik kurumlara bölünmeli" anlayışıyla yaklaştığını savunan Özdağ, gücü dağıtılan ordunun, düşman birlik karşısında kuvvetini nasıl kullanacağı sorusuna cevap verilmesi gerektiğini söyledi.

AK Parti'nin, adımlarını atarken Türkiye'yi dış düşmanlara karşı savunacak daha güçlü ordu değil, darbe yapamayacak ordu konsepti gerçekleştirmeyi hedeflediğini öne süren Özdağ, "Bu, ne kadar demokratikleşme, sivilleşme olarak sunulsa da olağanüstü hal rejimlerinin kanun hükmündeki kararnameleriyle demokratikleşme olmaz. Olsa olsa TSK'yı felç edecek partizanlaşmanın temelleri atılabilir." değerlendirmesinde bulundu.

Özdağ, TSK'nın yapısına ilişkin kararnameyle Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanlıklarının Milli Savunma Bakanlığına bağlandığını, Genelkurmay Başkanlığının ise Başbakanlıkta kaldığını aktararak, "Ordu ikiye bölünmüş, ordunun başıyla kolları birbirinden ayrılmış durumda. Genelkurmay Başkanı'nın kime komuta ettiği belli değil." açıklamasında bulundu.

Kararnameye göre orduda istihbarat ve harekatın kimin tarafından yürütüleceğinin de belli olmadığını belirten Özdağ, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın kuvvet komutanlarına doğrudan emir vermesine ilişkin hükmün de çok başlılık anlamına geldiğini savundu. Özdağ, Genelkurmay Başkanı'nın vereceği bir emrin nasıl yerine getirileceğini sordu.

Özdağ, Jandarma Genel Komutanlığının TSK bünyesinden çıkarıldığını da anımsatarak, bunun terörle mücadelede sorunlar ortaya çıkaracağını öne sürdü. Kara ve hava kuvvetlerinin bazı birliklerinin terörle mücadelede jandarma bünyesinde görevlendirildiğini dile getiren Özdağ, bundan sonra güç boşluğunun nasıl doldurulacağının cevaplanması gerektiğini ifade etti.

GATA'nın Sağlık Bakanlığına bağlanmasının kabul edilemez olduğunu ifade eden Özdağ, askeri tabiplik müessesesinin kaldırıldığını söyledi.

Askeri tabiplerin çatışma ortamından silah kullanarak yaralı tahliye ettiğine, tabiplikte harp cerrahisi ve psikiyatrisi gibi uzmanlık alanlarının bulunduğuna dikkati çeken Özdağ, "Çatışmada, dağda bir askerimiz yaralanır, kan kaybından şehit olursa bunun bir sorumlusu o askere kurşun sıkan terörist, diğer sorumlusu da askeri tabipliği ortadan kaldıran zihniyet olur. Askeri tabipliğin tasfiyesi süreci durdurulmalı ve GATA yerinde kalmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.

- "Kuleliyi kapatmak ordunun tarihine hakarettir"

Askeri liselerin kapatılacak olmasını kabul edemeyeceklerini dile getiren Özdağ, "Kuleliyi kapatmak Türk ordusunun tarihine hakarettir. Şaka mı yapıyorsunuz? Savunma Bakanı, 'Yüzde 95 sızma oldu' diyor. Doğru. Kimin sayesinde? Sizin sayenizde. O yüzde 5'i muhafaza edin ve Kuleli varlığını sürdürmeye devam etsin." ifadelerini kullandı.

Özdağ, Harp Akademilerini kapatmanın da anlamsız olduğunu belirtti.

Herhangi bir orgeneralin Genelkurmay Başkanı yapılabilmesinin de yanlış olduğunu savunan Özdağ, "Genelkurmay Başkanı bütün orduyu idare edecek bilgi ve deneyime sahip olmalı. Bu da ordu komutanlığı yapmış olmasını gerektirir. Ordu yönetilirken, siyasi gerekliliklerle değil, askeri gerekliliklerle hareket edilmeli." dedi.

Ümit Özdağ, önümüzdeki 5 yıl Türk ordusuna teğmen katılmayacağını anımsatarak, bunun hangi kaynaklarla telafi edileceğinin bir an önce belirlenmesi gerektiğini vurguladı.

-"Akıncı Üssü, FETÖ'cüler kullandı diye hain olmaz"

Askeri birliklerin şehir dışına taşınmasını ilke olarak doğru bulduğunu olduğunu söyleyen Özdağ, şöyle dedi:

"Akıncı Üssü gibi çok fazla yatırım yapılan yerler var. Akıncı Üssü'nün FETÖ'cüler tarafından kullanılmış olması, üssün hain olmasını gerektirmez. Bu çok popülist bir yaklaşım. Ankara'nın düşman saldırısından korunmasında Merzifon ve Akıncı'nın büyük önemi var. Bu kararın tekrar düşünülmesinde yarar var."

Özdağ, Muhafız Alayı'nın köklerinin İstiklal Harbi'ne uzandığını anımsatarak, içine birkaç FETÖ'cü sızdı diye kapatılamayacağını belirtti.

Özdağ, eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve bazı MHP'lilere yönelik "kaset komplosu" ile ilgili gözaltıların hatırlatılması üzerine, "Dilerim bundan sonra çok boyutlu olarak ortaya çıkar. Kimlerin yaptığının bilindiğini düşünüyorum. Sadece isimler ortaya çıktı. AKP tarafından da biliniyordu. Şu ana kadar hareket edilmedi." sözlerine yer verdi.

Sıradaki Haber